Aziz Şah – Tabiplerimiz Godot’yu bekler gibi ilaç bekliyor…
Taşınmaz Mal Komisyonu çalışsın mal sorunu çözülsün diyenler İki Toplumlu Sağlık Komitesi’nden ilaç gelince kudurdular. Mal sorunu için iki toplumlu çalışmaya hazırdırlar, sağlık sorunu için iki toplumlu çalışma vatana ihanettir!
Test kiti yok, ilaç da yok. İki toplumlu komiteden gelen ilaçlara da Tatar el koydu…
Ne büyük kahramanlık!
Tatar’dan önceki UBP reisi İrsen Küçük Rum hastanesine sığındı son günlerinde, Tatar Rumdan gelen ilaçları yakacak!
Cahit amcam vardı. Ölüm döşeğindeydi. Ben 3-4 yaşlarındaydım. 90’lı yılların başı…
Ledra Palace’ta kontrol noktasında BM askerinin “Rumdan ilaç getirmesini” bekliyorduk. 3-4 yaşındaydım ama aklımdan çıkmadı hiç. Unutmadım Ledra Palace’ta ilaç beklediğimiz o günü…
Tatar Rumdan gelen ilaçlara el koymuş…
Bravo bayım!
Yakacak mısın o ilaçları?
Yakmazsan şaşırırım!
Tabiplerimiz sadece hasta tedavi etmiyor, ilaç ithalatı için çalışıyor. Bu hafta Hindistan’dan ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nden ilaç geldi. Hindistan’dan gelenler karaborsadan alındı, Rumlar ise hediye gönderdi.
Tek sorun ilaç mı? Koruyucu kıyafet, maske, eldiven meselesi de var!
On gün önce ABD’de sağlık emekçilerinin koruyucu kıyafet olmadığı için çöp naylonu giydiği haberleri vardı. Çöp naylonu giyen Amerikalı hemşireler pozitif çıktı…
Bizim sağlık emekçilerinin çöp naylonu giymek zorunda kalmalarını düşünmek bile istemiyorum…
Tatar Akıncı’ya “kabile değil devletiz” dedi…
Kabile değil devletsiniz ha?
Koruyucu kıyafetler %500 zamlandı, karaborsa fiyatına satılıyor. “Devlet” izliyor!
Sendikaların ve para babalarının bağışlarıyla alınıyor tıbbi malzemeler. Devletsiniz ha?
Bu yoklukta Rumdan gelen yardımları yakacak kadar gözünüz döndü. Devletsiniz ha?
Bırakın çöp naylonunu, eldiveni olmadığı için doktorlar ölüyor dünyada…
Kızıyorsunuz Akıncı’ya Türkiye’den yardım istemedi diye… Akıncı Erdoğan’dan, AB Komisyonu Başkanı Leyen’den, Dünya Bankası Başkanı Malpass’dan ve Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası Başkanı Suma Chakrabarti’den acil yardım talep etti.
Hade Erdoğan’ın Akıncı’ya kini var. Yardım etmez! Erdoğan’ın yardımcısıyla görüştü Tatar. İlaç istemeyi unuttu mu acaba şükran çekerken?
Yetmezmiş gibi Tatar doktorların dört gözle beklediği ilaçlara ve koruyucu kıyafetlere el koydu “Rumdan geldiği için”…
Geçen hafta cumartesi günü salgınla mücadele eden ekipten Doktor Nesil Bayraktar BRT’de şöyle dedi:
“İlaçtan bahsedecek olursak… Tedavide kullandığımız ilacımız şu an elimizde yok. Tükenmiş durumdayız o anlamda… Gelen de çok kısıtlı sayıda geliyor. 3-5 vakaya verebiliyoruz… Bizimse ihtiyacımız çok daha fazla. Temin etmekte zorlanıyoruz. Avrupa Birliği’nden, Birleşmiş Milletler’den uçak bekliyoruz şu anda gelsin diye. O yüzden hadi sokağa çıkın derken gerçekten 15-20 gün sonra veya Mayıs’ın 15’inden sonra göğüsleyecek ekip var mı? Güç var mı, ilaç var mı? Hepimiz tedirginlikle bekliyoruz içerideki ekipler olarak… Anti-viral ilacımız şu an yok… Şu an söylüyorum… Ağır vakalar için bulabildik. Şu an elimizde var mı? Hayır yok!”…
Güneyden gelen ilacın hafif ve orta vakalar için olduğunu söylüyor Bayraktar: “Gelmesi iyi oldu, hafif ve orta vakalar ağırdan çok daha fazladır… Ağır vaka için şu an elimizde ilaç yok”…
İlaç yok diyor doktorlar. Tatar el koyuyor…
Yakacak mısınız o ilaçları?
Yakmazsanız şaşırırım!
(18 Nisan 2020 tarihinde Afrika gazetesinde yayınlanmıştır)
(Görsel: Senih Çavuşoğlu)
