Yuri Gagarin

Şener Levent – Yuri Gagarin…

Uzaya ilk çıkan adam…

Rus kozmonotu…

Uzaya çıkışının 60. yılı dolayısıyla Lefkoşa’daki anıtına ve büstüne giderek çiçek koyanlar oldu…

12 Nisan 1961…

Dünyayı sarsan bir gün oldu…

İnsanlık ilk kez dünyanın dışına çıkmayı başardı…

Moskova’da bulunduğum sırada “Yıldız” şehrine de gittim…

Kapalı bir şehirdi…

Sonradan ziyaretlere açıldı…

Kozmonotların yaşadığı ve eğitim gördüğü bir yerdi…

Eğitimlerini ben de izledim orda…

Havuz gibi, kocaman yuvarlak ve yerçekimsiz bir boşlukta, havada uçuyorlardı…

Gagarin müzesine gittim sonra…

Onu yere indiren kapsülü gördüm…

Yuvarlak, ama içi daracık, kocaman bir top gibi…

***

Yuri Gagarin henüz genç yaşta 27 Mart 1968’de öldü…

Bir savaş uçağını test ettiği sırada…

Uçak düştü…

Dünyayı hayretler içinde bırakan bir kaza oldu bu…

Nasıl olur da Gagarin gibi, uzaya ilk çıkan kozmonot unvanını alan bir adam böyle bir kazada can verir…

Sovyet yetkililer acayip bir açıklama yaptılar dünyaya…

Uçağı bir kaz sürüsü, ya da bir balonun düşürdüğünü söylediler…

Ancak kazadan hemen sonra olay yerine gitmiş olan Gagarin’in kozmonot arkadaşı Aleksey Leonov bu görüşe hiç katılmadı ve şöyle dedi:

“Uçağı kaz sürüsü veya balon düşürdü açıklamasına sıradan bir insan inanır, ama bir profesyonel asla…”

Leonov’un söylediğine göre, Gagarin’in bulunduğu uçağın düşmesine çok yakınından geçen başka bir savaş uçağı neden olmuş…

Leonov bunu 45 yıl sonra açıklayabildi ancak…

Yani Sovyetler dağılınca…

***

Glasnost ve perestroyka döneminde Moskova’da en çok okuduğum dergilerden biri de “Soverşenno Sekretno” idi…

“Çok gizli” demek…

Dergi sürekli olarak Sovyet dönemine dair ifşaatlar yapıyor, çok merak edilen ve bilinmeyen sırları ortaya döküyordu…

Kapalı kutu açılmıştı bir kere…

Söylenecek çok şey vardı…

İşte o sırada Yuri Gagarin ile de müthiş ve sarsıcı bir iddia ortaya atıldı…

İddiaya göre uçağı yere çakıldığı zaman ölmemiş Gagarin…

Uçaktan atlayıp kurtulmuş…

Ama onu ordan alıp bir psikiyatri kliniğine kapatmışlar…

Neden?

Komünist Parti lideri, yani ülkenin en güçlü adamı Leonid İliç Brejnev ile arası hiç iyi değilmiş…

Brejnev kurtulmak istiyormuş ondan…

Gagarin bir resepsiyonda tartıştıkları sırada şampanyasını Brejnev’in suratına fırlatmış…

Psikiyatri kliniğinde yıllarca kapalı kalmış Gagarin…

Estetik ameliyatlar yapmışlar ona…

Yüzünü değiştirmişler…

Tanınmayacak bir hale getirmişler… Sonra serbest bırakmışlar…

***

Yıllar sonra bir adam çıkmış Moskova’da ortaya…

-Ben Yuri Gagarin’im, demeye başlamış…

Kimse inanmamış tabii ona…

Eski kozmonot arkadaşlarını aramış…

Onlara da söylemiş…

Ama onlar da inanmamışlar…

Ne var ki adam bütün uzay bilgilerine sahipmiş…

Yani uzaya gitmeyen hiç kimsenin bilemeyeceği bilgilere…

Hayret etmişler buna, ama yine de inanmamışlar…

Adam ölüp gitmiş böylece…

***

Bunlar Ruslar tarafından doğrulanmış bilgiler değil…

Ancak “Soverşenno Sekretno” dergisi ciddi bir dergiydi…

Tanıklıklarla anlattı bu hikayeyi…

İnanan inandı…

İnanmayan inanmadı…

Sovyet rejimi muhaliflerini ortadan kaldırmamak için her türlü çareye başvurabilirdi…

Gagarin gerçekten Brejnev’e karşı cephe aldıysa, kesinlikle affedilemezdi…

Artık her sözü dünya basınında manşet olacak biriydi…

Tek başına bile rejimi sarsabilirdi…

***

Uzaya gidip döndükten sonra dünya turuna çıktı…

Bizim adamıza da geldi…

Bu sokaklardan geçti…

Herkes onun elini sıkmak için birbiriyle yarıştı…

Kızıl Meydan’daki Kremlin duvarının altına en seçkin ölüleri gömülür ülkenin…

Lenin mozolesinin arkasına…

Gagarin’i de oraya gömdüler…

Ancak ölen Gagarin değilse, oraya kimi gömdüler?

Bu da bir sır!

(13 Nisan 2021 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author