Utanmazlık, pişkinlik ve alçaklığın daniskası

Şener Levent – Yayınlandığı ilk yıllarda gazetemizin en çok peşine düşen Güvenlik Kuvvetleri Komutanı Galip Mendi, Sivil İşler Başkanı Albay Namık Koç ve Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Albay Metin Şenay oldu…

2000’li yılların başı…

En çok tehdit ve taciz telefonları aldığımız yıllar…

Adım adım izlendiğimiz zamanlar…

Sabahlara kadar kapımızda dolanan kiralık arabalar…

Hem psikolojik, hem fiziksel harekat…

O günlerde tomar tomar yığılırdı önüme davalar…

Polis bir günde 60 dava birden okudu bana o sıralarda…

Dahası şu:

Bizim bazı dış kaynaklardan maddi destek gördüğümüze gerçekten kendilerini inandırdılar ve bankalarda hesaplarımızı kontrol etmeye başladılar…

Oysa bizim bankada ne paramız vardı, ne de başka bir şey…

Bankalar kişisel hesapları kimseye gösteremezler değil mi?

Ama bankaya asker geldi mi akan sular dururdu…

Bütün hesapları onlara açarlardı…

Çok aradılar…

Ancak tek kuruş bulamadılar…

Bir gün Albay Metin Şenay bir aracı ile haber yolladı bana…

Ya bu yayınları keserim, ya da benim için son kararı verirler diye…

Ölüm emrini…

Yayını kesmedim…

Daha fazlasını yazdım…

***

Tüm bunlar olup biterken, yani asker bizi öldürme planları kurarken, Talat’ın ve Ferdi’nin CTP’si de bizim için kara propagandanın katmerlisini yapıyor, “askerin ajanı” olduğumuzu yayıyordu…

Hem işgal ordusunun, hem de CTP’nin hedefindeydik…

***

2000 yılının Mayıs ayında Denktaş’ın hacizcileri geldi gazeteye. Bilgisayarlarımızı alıp gittiler…

Aynı yıl Temmuz’da ben ve arkadaşlarım Rum casusu diye tutuklandık…

Kasım’da gazetemizde ilk bomba patladı…

2001 yılının Mayıs’ında ise ikinci ve daha şiddetli bir bomba…

Yine susmadık…

Başka yollar denediler sonra…

Vergi ile bizi boğmaya kalktılar…

Ödenmemiş küçük bir miktar vergi borcumuz varmış…

Vergi dairesinin hacizcileri geldi bu kez…

Onlar da ne buldularsa alıp götürdüler…

Bilgisayar, printer, masa, koltuk…

Ne buldularsa…

Aldıklarını ne yaptılar, sattılar mı, borcumuzdan düştüler mi, hiç hesap vermediler….

2001 Aralık’ında ise Denktaş’ın hacizcileri geldi bir daha…

Gazeteyi de matbaayı da tamamen boşalttılar…

Bomboş gazete dairesi kiralık bir daireye döndü…

Matbaamızdan baskı makinesini vinçle söküp götürdüler…

***

Tüm bunlar olup biterken Talat ile Ferdi’nin CTP’si daha da iştahlı bir biçimde dünyaya bizim “askerin ajanı” olduğumuzu yayıyor, tüm diplomatik kanallara ve dış basına mektuplar yazıyordu…

***

Neyimiz varsa haczeden ve hiçbir hesap da vermeyen vergicilerin neler yaptıklarını anlatsam inanamazsınız…

2000 yılında benim ödenmemiş saydıkları yaklaşık 2 bin lira kadar bir vergi beyanım vardı…

İtiraz ettiğimiz resen vergileri eklediler bunun üstüne…

Gecikme faizlerini sonra…

Astronomik rakamlar…

Dudaklarınız uçuklar…

Ve 2 bin liralık borcu kaça çıkardılar bilir misiniz?

2001 yılı sonunda 402 bin liraya!..

Daha sonra ise 3 buçuk milyon liraya!

Yani iki yılda 402 bin liraya çıkmış 2 bin liralık borç, 2013 yılında ise 3 buçuk milyon liraya!

***

Bombalar ve hacizlerden sonra Avrupa gazetesi 2001 yılı Aralık ayında kapandı. Onun yerine yeni bir şirket kuruldu ve yeni bir gazete olan Afrika çıktı…

Vergi dairesine de bildirdik kapandığını…

Ama onlar bize vergi borcu yazmaya devam ettiler…

Bende daha fazla haczedecek bir şey bulamadıkları için, kızımın güç bela satın aldığımız iki odalı daireciğine haciz koydular…

Kızım da o sıralarda benimle birlikte Avrupa Şirketi’nin direktörü olduğu için…

Utanmazlığın, pişkinliğin ve alçaklığın daniskası dediğimiz şey budur işte…

***

Biliyorum, tüm bunlar generallerin, albayların, Denktaş’ın ve diğer işbirlikçilerinin işi…

St. Barnabas ve Kutlu Adalı sabıkalısı Galip Mendi zamanları…

Vergi dairesi memurları onların hizmetkarları…

Dört yıllık yeni bir gazeteye önce 402 bin lira, sonra da 3 buçuk milyon lira vergi!

Bizi casus diye tutukladılar…

Sonra iki kere bombaladılar…

Sonra bir de vergi istediler üstünden!

Bu adadaki işgalci ve uşaklarının gerçek yüzleri budur işte…

Hayır, gerçek yüzleri değil…

Yüzleri mi var?

(4 Temmuz 2021 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author