Aziz Şah – Erdoğan ve Türk diplomatları lafın ucunun nereye dokunduğunun farkında olmadan konuşurlar…
Başkalarını suçlarken lafın ucunun nereye dokunduğunu hesap etmezler, çünkü her zaman “haklı” ve “mağdur” olduklarına inanırlar…
Ayrıca “Türk dış politikası” ya da “TC diplomasisi” dediniz mi kaşınmaya başlar AKP karşıtları!
“Hayır” derler, “Bu Türkiye politikası değildir, TC’yi temsil etmez, bu AKP politikasıdır, Erdoğan’ın maceracı Osmanlıcılığıdır”…
Suriye tezkeresi TBMM’ye geldi…
HDP dışındaki bütün partiler “eller havaya” demedi mi?
CHP ile o zamanlar MHP içindeki İYİ parti ve AKP içindeki Gelecek ile Deva “Yaşasın savaş!” diye bağırdı…
Cümbür cemaat, bütün mahalle “Yaşasın savaş!” diye bağırmadınız mı?
Sayın abim, durup durup “Ne işi var bu Suriyeli mültecilerin Türkiye’de?” diye cinnet geçiriyorsun…
Senin sefer sefer “evet” dediğin savaş tezkereleri yüzünden geldi mülteciler!
Irak tezkerelerine de evet demedin mi?
CHP’si, İYİ’si ve diğer muhtelif muhalifler, HDP hariç…
Zaten AKP açıkgöz… Bütün tezkereleri paket yapmış önünüze koymuş, “Yok tezkereye evet demezseniz sınır ötesindeki asker desteksiz kalacak”…
-Çek askeri o zaman…
Yok, “Yaşasın savaş, sürekli ve kesintisiz savaş” diye nara atmak daha kolay…
Sonra Libya tezkeresini koydular önünüze… Elhamdülillah Mavi Vatan’cısınız…
-Vatan, millet, şezlong!
Ona da “evet”… Çünkü “Libya’da oyun kuruyoruz”…
Afganistan tezkerelerine de “evet” dedin sayın abim! Onlar hiç konuşulmadı bile…
Ya Afrika ve Arap ülkelerindeki askeri üsler? Hepsini desteklediniz “milli çıkar”larınız için…
Ama ne zaman ki Suriye’ye ekilen cihatçı terör Türkiye’ye yağmaya başladı, ne zaman ki Suriye’de yıkılan şehirlerden mülteci gelmeye başladı, “Erdoğan’ın maceracı Osmanlıcılığı” oldu HDP hariç bütün partilerin “evet” dediği savaş tezkereleri…
Ama siz tezkerelere “evet” demeye de devam ettiniz!
CBS kanalında sunucu Erdoğan’a soruyor:
-“Suriye’deki 900 ABD askerinin kalmasını mı yoksa gitmesini mi istiyorsunuz?”
Erdoğan:
-“Tabii ki benim burada tasarrufum olursa Suriye’den çıkmalarıdır, Irak’tan çıkmalarıdır. Afganistan’dan çıktıkları gibi çıkmalarıdır. Çünkü eğer dünyada biz barışa hizmet etmeyi istiyorsak barış için o bölgelerde kalmanın hiçbir anlamı yok. Bırakalım o bölge halkı, o bölgedeki yönetim kararını kendisi versin”…
Afganistan’dan çıktığı gibi çıkmalıdır ABD Suriye ve Irak’tan diyor Erdoğan…
Bırakalım bölge halkı karar versin…
Ama bir şeyi unuttu Irak ve Suriye’deki ABD askerlerine laf atarken…
Irak, Suriye, Libya ve Kıbrıs’taki işgalci Türk askerlerini unuttu!
Irak, Suriye, Libya ve Kıbrıs’ın resmi hükümetleri ve dahi BM kararlarında “askerinizi çekin” diyor size bölge halkları ve dünya!
“Barışa hizmet etmeyi istiyorsak barış için o bölgelerde kalmanın hiçbir anlamı yok” değil mi?
Bırakın Iraklılar, Suriyeliler, Libyalılar, Kıbrıslılar karar versin!
Mavi Vatan’dan gemileri çekmeye benzemez asker çekmek…
Oruç Reis şimdi limana bağlı kumda oynuyor tırmığı, lengeri, küreği ile…
Ancak askerler çekildiğinde deniz de çekilecek, ölü balıklar ve enkaz ortaya çıkacak…
(2 Ekim 2021 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
