Bir götü iki iskemleye oturtma mücadelesi

Aziz Şah – Yüzde 18’lik nüfusla Kıbrıs’ın tek söz sahibi olduğunuza sizi kim ikna etti?

Ganimet malların federasyonla yasallaştırılıp ‘helal’ olacağına sizi kim ikna etti?

Hem Kıbrıs’ın yarısının sahibi olduğunuza, hem de Kıbrıs’ın bütününde yüzde 30 hissedar olduğunuza sizi kim ikna etti?

‘Solcunuz’ iki bölgeli federasyon ister, ‘sağcınız’ iki devlet ister…

Hem solcunuz hem sağcınız ise Kıbrıs Cumhuriyeti’nin herşeyinde YÜZDE 3O HAKKI OLDUĞUnu söyler, YÜZDE 18’LİK NÜFUSLA…

Arif hoca derdi ki, ‘Aynı yolu yürüyenler farklı yerlere varamazlar’…

Solcunuz da sağcınız da federalistiniz de taksimciniz de aynı yolu yürür.

Ben da diyorum ki, ‘Bir göt iki iskemleye oturamaz’…

Aynı anda hem KKTC/federasyon hem de Kıbrıs Cumhuriyeti iskemlelerine oturamazsınız. Götünüz birini seçecek!

‘YA TAKSİM YA ÖLÜM’den geldik ‘YA TAKSİM YA İKİ BÖLGELİLİK’e: Taksim ile İki Bölgelilik arasında hiçbir fark yoktur.

Bir göt iki iskemleye oturamaz, bir Kıbrıs iki bölgeye ayrılamaz.

Kıbrıslı Türk cemaati ta 1950’lerin başından beri kontrgerilla eliyle ayrı hastane, ayrı futbol federasyonu, ayrı belediye, ayrı sendika istedi. Ortak Kıbrıs Cumhuriyeti kurulunca da ayrı cumhuriyet istedi…

Herşeyden ‘iki tane’ istemeye eskiden ‘YA TAKSİM YA ÖLÜM’ derlerdi, sonra ‘İKİ BÖLGELİ İKİ TOPLUMLU FEDERASYON’ dediler; bir süredir de soğuk meze olarak ‘İki Devlet’ çıkardılar…

‘İki Devlet’li soğuk meze faslı geçecek,  sonra gene kurtlanmış ‘İki Bölgeli İki Toplumlu Federasyon’ yemeğini mikroveyde ısıtıp önümüze getirecek Birleşmiş Milletler’in meyhanecisi…

15-20 Temmuz felaketine neden olan Enosis belası, 20 Temmuz’un öğle namazında gömüldü. Makarios’un ‘Yunan askeri bundan sonra bu adaya ancak turist olarak gelebilir’ sözü de Enosis’in mezar taşına yazıldı…

O günden bu yana Kıbrıs’ta iki fikir vardır: Üniter-tek Kıbrıs ile Taksim-İki Bölgeli Kıbrıs.

İki Bölgecilik sosyetik Taksimciliktir. Taksimi süsleyerek adına ‘İki Bölgeli İki Toplumlu Federasyon/Devlet/İşbirliği’ dediler…

Bin defa okudunuz bunları, sıkıldınız. Ama ben da sıkıldım YÜZDE 18’LİK NÜFUSLA KENDİNİZİ KIBRIS’IN TEK (SÖZ)SAHİBİ ZANNETMENİZden…

Kıbrıslı Türk ahalisinin en ilericisinden en gericisine, en taksimcisinden en federalistine kadar, hatta ve hatta bazı ‘tek Kıbrısçılar’ bile konuşurken, yazarken, homurdanırken kendisinin Kıbrıs nüfusunun küçük bir bölümünü oluşturduğunu unutur…

Sen yüzde 18’sin kardeşim!

Kaldı ki ‘Yüzde 18’ de şişirme bir rakamdı… Bugün ise işgalden yarım asır sonra, Rumlar nüfus sayımı talep ederek Kıbrıs’ta yaşayan Rum-Türk Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı oranına göre ‘güç paylaşımı’ önerse, emin olun o rakam yüzde 18’den aşağıya iner. Çok göç verdik çünkü Türkiye’nin işgali altında yaşarken…

Uzun lafın kısası: Yüzde 18’lik nüfusla Kıbrıs’ın tek söz sahibi olduğunuza sizi kim ikna etti?

Ersin Tatar Avrupa Komisyonu Uyum ve Reformlardan Sorumlu Komisyon Üyesi Elisa Ferreira ile görüştü. AB’nin Kıbrıs Cumhuriyeti’ne verdiği 1 Milyar Euro’luk katkının yüzde 30’u ‘Türk tarafınındır’ dedi.

Hani da ‘KKTC ayrı bir devletti’ ve ‘iki ayrı devlet temeli’nde çözüm istiyordunuz, Bay Tatar?

Hem ayrı devletsiniz, hem de ‘düşman’ın bütçesinin yüzde 30’u da sizin…

Federalistler de bunu söyler: Hem ‘iki bölge’ hem de Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yüzde 30’u!

Taksimciler de bunu söyler: Hem ayrı devlet hem de Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yüzde 30’u!

Federalistler ve İki Devletçiler aynı sülaledendir: Market reyonunda gördüğü bütün çikulataları isteyen çocuk gibisiniz!

Bu kadar bencil olmayın, BİR GÖT İKİ İSKEMLEYE OTURAMAZ!

(13 Temmuz 2022 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author