Aziz Şah – 22 Ocak linçi ve gazetemize açılan ‘karikatür davası’ sırasında TC Sömürge Valisi Derya Kanbay’dı. Kanbay görev süresinin sonuna doğru ‘badem bıyık’ bırakmak zorunda bile kaldı…
Ali Murat Başçeri 22 Ocak 2018’den sonra atandı, Eylül 2018’de…
Nisan 2016’da Mali ve Ekonomik İşbirliği Protokolü’nün içine yerleştirilen 12 Madde ile Kıbrıslı Türk yargı sisteminin dönüşümü amaçlandı. O sırada vali Kanbay’dı…
Kıbrıslı hukukçulardan gelen tepki üzerine Haziran 2016’da imzalanan protokolden çıkarıldı bu bölüm. Protokolle amaçlanan Kıbrıs’taki İçtihat Hukukunu (Anglosakson hukuku-Common Law) dönüştürerek Türkiye’deki Kontinental Sisteme uyumlulaştırmaktı. Türkiye’de yargının Erdoğan istibdadının silahı olması bir yana; Anglosakson ile Kontinental sistemleri birbirine zıt sistemlerdir.
Anglosakson’da arabayı soldan sürersiniz, yol altyapısı (yasalar, kurumlar, savcının görevi, yargıcın görevi, vesaire) buna göredir. Kontinental’de arabayı sağdan sürersiniz, ‘yol altyapısı’ buna göredir. Altyapısı soldan sürmeye göre yapılmış bir yolda sağdan sürerseniz kaza olur.
Anglosakson ve Kontinental hukukunu iç içe geçirmeye, Anglosakson’u Kontinentalleştirmeye çalışırsanız ortaya bir ucube çıkar. Arabayı işinize geldiğinde soldan, işinize geldiğinde sağdan sürersiniz, kazalar olur. Hangi hukuk sisteminin uygulandığı çok mu önemlidir, diye düşünebilirsiniz…
Bu konuda Yüksek Mahkeme’mizin emekli başkanı Taner Erginel şöyle diyor:
-‘‘KKTC’de karşılaştığımız sorunlardan biri, sistemin temel ilkelerinin bilinmemesi ve bu ilkelerden uzaklaşılmasıdır. Diğer bir neden ise Türkiye’de uygulanan Kontinental kuralların bilerek veya bilmeyerek İçtihat Hukuku sistemi içine alınması ve birlikte uygulanmaya çalışılmasıdır. Bu yaklaşım hukuk sistemimizde ciddi sorunlar yaratmıştır.
Yaptığımız araştırmalar bize iki hukuk sistemini birbirine karıştırmanın doğru olmadığını aksine sakıncalı olduğunu göstermiştir. Bunun nedeni iki sistemin temel ilkelerinin çok farklı, hatta ters olmasıdır. Birinde doğru olan diğerinde yanlıştır…
KKTC yargısından şikayetleri analiz ettiğimiz zaman sorunlardan bir bölümünün Türkiye’de uygulanan Kontinental kuralların KKTC’de uygulanmaya çalışılmasından kaynaklandığını görürüz’’…
Barolarımız var, hukukçuların yönettiği insan hakları örgütleri var, iki hukuk profesörünün başkanlığını yaptığı iki siyasi parti var toplumumuzda… Ancak Ankara’nın Kıbrıs’taki hukuk sistemine kurduğu tuzağı yazmak bize düşüyor…
Ne güzel susuştur bu susuş!
‘Yef’ çekerek yok oluşunu kutlayan, panayırlarda yaşadığı kansız soykırımın kurdelesini kesen, meyhanelerde göç yollarına gençlerini uğurlayan bir ölüsün Kıbrıslı Türk ahalisi!
Bize de mezar taşını yazmak düştü…
2016’da Mali Protokol’ün içerisine yerleştirilen hukuk sistemini dönüştürecek maddeleri kabul ettiremeyen Derya Kanbay 22 Ocak linçinden sonra gitti, yerine Başçeri geldi…
Başçeri 2022 başına kadar varlığını hissettirdi. Ta ki Elazığlı köylüleri Bulut Akacan’dan 1 Milyon Sterlin ‘kan parası’ isteyip 31 Ocak’ta babası Mehmet Akacan’ı beş kurşunla vurana kadar…
Başçeri UBP’ye ayar çekilen geçiş sürecini yönetti. ‘Geçiş’ten sonra yeni rejim inşası başlar…
TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu Feyzioğlu’nun atanması için şöyle dedi: Biz kişiye göre görev değil de göreve göre uygun arkadaş bulmaya çalışıyoruz’’…
İşte Feyzioğlu’nun ‘‘görev’’i Başçeri’nin yürüttüğü geçiş sürecini nihayete erdirmek. Toplumun mezar taşını dikmek…
Çavuşoğlu dendiğinde akla altı kare gelir, Feyzioğlu’nun görevi de bu altı karede gizlidir:
-Silihtar’da parti başkanları ile Mustafa Akıncı’nın oturduğu MASAYA ELİNİ VURA VURA ‘federasyon öldü, iki devlet tezini kabul edeceksiniz’ diye azarladı masadakileri.
-‘KKTC Meclisi’ kürsüsünden CTP’lilere ‘terörist’ dedi.
-Karpaz’da TC’li yerleşimci nüfusa hitap ederken Kıbrıslı barışseverlere “gaflet ve ihanet içerisindeki tipler” dedi.
-TC Elçiliğinde iliştirilmiş 3 gazeteci ile yaptığı programda Kıbrıslı yurtseverlere karşı “Türkiye düşmanı” retoriğini ortaya koydu.
-Lapta’da Başpınar Yeni Cami avlusunda TC’li yerleşimci nüfusla sohbeti sırasında, bir kadın ‘‘1 senedir buradayım ama vatandaşlık alamadım’’ deyince, ‘‘Sonuçta KKTC’nin de kanunları var. Ama oturumla ilgili yönetmelikler var ve bunlar kolayca değişebilir’’ dedi.
-Feyzioğlu’nun neden görevlendirildiğini de ‘‘Kıbrıs’ta hukuk lazım’’ diye açıkladı.
(16 Ekim 2022 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
