Aziz Şah – Interpol tarafından aranan Rus Stanislav Mitrushi 2018 yılından beri sahte Arnavut pasaportuyla Kıbrıs’ın işgal bölgesinde yaşadı…
Nerede kalıyordu bu Bay Mitrushi?
-Trikomograd’da!
Yerleşimcilerin “Yeni İskele”, yerli Kıbrıslıların Trikomo, Rusların ise Trikomograd dediği kanalizasyonsuz şehirde birçok taşınmaz mal almış…
-Nasıl almış o taşınmaz malları?
İşte bu başlı başına meseledir, çünkü yabancılara mal satışı askeri istihbarat olan “Sivil İşler”in müsaadesine bağlıdır.
Silah zoruyla topraklarından kovulan Rumların mülkleri üzerine inşa edilen konutlardan bol bol almış Interpol tarafından aranan Rus Stanislav efendi…
***
Konu ne zaman Kıbrıs’ın işgal bölgesindeki kolonici Ruslardan açılsa sorarım “dünya görmüş” dostlarıma:
-Şu Ruslar o kadar mı midesizdir ki, Kıbrıs’ın işgal bölgesinde kanalizasyonsuz, denize bok akıtılan yerde, yüzbinlerce Sterline konut alır?
Hastane, okul, elektrik, kanalizasyon yok…
Çocuğun olsa okula gönderemezsin, göndersen de eğitim alamaz. Kaldı ki gönderiyorlar…
Bölgedeki okullarda Rus, Ukraynalı, İranlı, Kazak gibi çeşitli milletlerden çocukların “çeteleştiğini” açıkladı bir süre önce KTOEÖS eski başkanı Ozan Elmalı:
-“Örneğin Bekirpaşa Lisesi’nin nüfusu 800, Türkçe ya da İngilizce bilmeyen öğrenci sayısı 300. Bu rakam her geçen gün artıyor. Bekirpaşa’da çeteleşmeler başladı. İranlılar ayrı, Kazaklar ayrı, Ruslar ayrı, Ukraynalılar ayrı çardaklarda oturuyor. Her biri farklı bir dil konuşuyor. Anlaşamıyorlar. Sayılar da arttıkça gruplaşma çoğalıyor”…
Bölgeden kadın bir öğretmen ise sosyal medyada adeta isyan etti:
-“Okulumuzda, ‘17 YABANCI-15 TÜRK ÖĞRENCİ’ içeren sınıf vardır. Yanlış okumadınız!
Sınıfın 32 gibi kalabalık bir sayıda olmasını geçtim, bunca yabancının olduğu bir sınıfta verebileceğimiz eğitimin kalitesi, harcadığımız eforla doğru orantılı değildir.
İskele bölgesi çevresel yozlaşmanın yanı sıra SOSYOLOJİK olarak da S.O.S vermektedir. Bu rakam kabul edilebilecek bir rakam değildir. Her önüne gelen, bir site inşa etmekte ve ciddi bir yabancı nüfus taşınımı yapılmaktadır. Kimsenin bu insanların alacağı eğitim ve sağlık hizmetiyle ilgili bir gailesi yoktur. Sistemin üzerine binen yük inanılmazken elde edilen gelir belirli bir zümrenin çıkarınadır.
Bu taşınan nüfusun Türkçe öğrenmek gibi bir derdi de yoktur çünkü zaten esnafından pazarcısına herkes Rusça-Farsça bilen personel bulundurmakta; tabelalar, etiketler buna göre düzenlenmektedir.
Okulda kendi anadilini konuşan bir sürü arkadaş bulan çocuk dahi Türkçe öğrenmek gibi bir kaygıya sahip değildir”…
Türkçe öğrenmek gibi bir derdi olmayan Rus, İranlı, Ukraynalı, Kazak ve diğer milletlerden yeni yerleşimcilerin Kıbrıs’ın işgal bölgesine yerleşmesi “kendiliğinden” ya da “kontrol dışı” bir durum değildir.
Yabancılara mal satışının TC Devleti’ne bağlı Sivil İşler’in denetiminde olduğu Kıbrıs’ın işgal bölgesinde nüfus patlamasının fünyesini Ankara tutuyor elinde.
***
49 senelik TC işgalinde Kıbrıs’ın kuzeyinde İngiliz sömürge döneminden ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nden kalma altyapı çöktü. Trikomo bölgesinde ise hiç altyapı yok. Kanalizasyon bile yok…
Kanalizasyonsuz dayalı inşaat yapılıyor, yabancılar da bu konutlara yüzbinlerce Sterlin verip alıyor.
Okul, hastane, kanalizasyon ve elektriğin keşfedilmediği bir yerde “Büyük Rus ulusu”nun ne işi var?
İsrail işgalinde bombaların altında Ramallah’ta daha az elektrik kesilir, 49 yıldır TC işgali altındaki Kıbrıs’tan…
Bu yüzden “dünya görmüş” dostlarıma sorarım:
-Dostoyevski’nin hemşerileri ne bok yemeye Kıbrıs’ın işgal bölgesinde yaşar?
Bu soruya tatmin edici bir cevap alamadım…
-İnsan ne için yaşar?
Tamam anladık, Interpol’den kaçan Rus Stanislav Mitrushi 2018 yılından beri sahte Arnavut pasaportuyla Kıbrıs’ın işgal bölgesinde kalıyormuş…
Tamam anladık, Interpol’ün aradığı Stanislav efendi Sivil İşler’in güvenlik kontrolünden geçmeyi de başarıp bir sürü de taşınmaz mal satın almış…
Ama anlamadığım bir şey var: Bolşoy Tiyatrosu’nun memleketinde doğup insan kanalizasyonun olmadığı Kıbrıs’ın işgal bölgesinde neden yaşar?
(22 Haziran 2023 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
