Aziz Şah – Antonio Guterres’in kişisel temsilcisi Maria Angela Holguin Cuellar hanımefendi Kıbrıs’a tatile geldi…
Kendisine iyi tatiller dilerim!
Kendini ve Kıbrıs halkını kandırmayı meslek edinen federalistler Cuellar’ın gelişini davul zurnayla kutladılar. Guterres’in “kişisel temsilcisi” Cuellar’ın gelişi Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ağzına sokulmuş bir emziktir.
Federalistler kırlangıç gibi kapıya dizildi ve CTP’li vekiller 23 Nisan çocukları gibi şendi Cuellar’ı karşılarken…
Cuellar’ın görevi ne?
-Personal envoy!
Ne demek yani?
-Kişisel Temsilci, yani Özel Temsilci değil.
“Özel Temsilci” yerine “Kişisel Temsilci” atanması için Türkiye çok uğraştı. Bu, Türkiye hariciyesinin büyük bir başarısıdır.
Ne farkı var “Özel Temsilci” ile “Kişisel Temsilci”nin?
Özel Temsilci Güvenlik Konseyi veya Genel Kurul’un ele aldığı konularla ilgili özel görevler üstlenmek üzere görevlendirilir.
Kişisel Temsilci ise Genel Sekreter’in inisiyatifiyle görev üstlenir.
Yani bugüne kadar, 1974’ten önce Kıbrıs Türk Liderliği’ni, 1974’ten sonra ise Türkiye’yi suçlayan raporlar yazan BM diplomatlarından biri değildir Cuellar. BM Güvenlik Konseyi’ni ve Genel Kurul’u bağlayan bir rapor yazamaz…
1964 yılında Ankara’daki İsmet İnönü hükümetinin tüm karşı çıkışına rağmen Kıbrıs Cumhuriyeti’ni terk etti Denktaş-Küçük liderliği.
İsmet Paşa, eğer Kıbrıs Cumhuriyeti’ne dönmezseniz dünya karşısında haksız duruma düşeceksiniz diye uyardı Küçük’ü:
“…Türkler, Kıbrıs devlet teşkilatındaki görevlerini ve yerlerini almamağa devam ederlerse Kıbrıs Rumlarının devlet işlerini tek başlarına ve Türk hak ve menfaatleri zararına yürütmeleri karşısında, tarafımızdan yapılacak itiraz ve şikayetleri cihan efkarı haklı bulmayacaktır”…
İşte o dönem, BM diplomatları da BM Güvenlik Konseyi’ni ve Genel Kurul’u bağlayacak şekilde arka arkaya yazdıkları raporlarda 1964-65’te,
-“Kıbrıslı Türkler kendi kendilerini yalıtma politikası yürütüyor, kendi bölgelerinin dışına çıkmıyor ve amaçlı olarak kendi kendilerini tecrit etme politikası güdüyorlar” diye sayfalarca rapor yazdılar.
Sonucunda İsmet Paşa’nın dediği olur, “cihan efkarı” toplanır, 4 Mart 1964’te Türkiye’nin de verdiği oyla Birleşmiş Milletler Kıbrıs Cumhuriyeti’ni Kıbrıs’ın tek temsilcisi olarak tanıdığını beyan eder.
İşte Cuellar hanımefendi Kıbrıs tarihine yön verecek böyle ciddi raporlar yazamaz. Peki, ne yapacak?
Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis’in ağzına emzik sokacak.
Cuellar, “İleriye dönük ortak zemin aramak ve Guterres’e Kıbrıs meselesi hakkında tavsiyelerde bulunmak” üzere geldi.
Kıbrıs, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’de tatil yapacak. Sonra da Antonio amcaya gidip dedikodumuzu yapacak…
Bir Kolombiyalı diplomat Ortadoğu’da ne yapar? Bu ancak bir fıkra konusu olur.
BM Barış Gücü’nün Kıbrıs’taki görev süresinin 119’uncu defa uzatılmasına denk geldi Cuellar’ın gelişi.
Cuellar’ın gelişi ile ilgili yazmayacaktım bugün… Ancak Özel Temsilci-Kişisel Temsilci ayrımı ortaya konmaksınız Kıbrıslılara yalan söyleyen bir kuru gürültü var.
Cuellar’ın gelişine yüklenebilecek tek anlam TC Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın başarısıdır. Kıbrıs’a yetkisiz bir Birleşmiş Milletler turisti gönderilmesini sağladı Türk hariciyesi…
Ersin Tatar da Cuellar’la görüşmesi sonrası yaptığı açıklamasında Kişisel-Özel Temsilci farkını vurguladı. Tatar’ın ahaliye doğruyu söylediği ama federalistlerin boş hayal sattığı bir aşamaya geldik…
Tatar, federalistlerle Akan Kürşat konusunda hemfikir ama… Cuellar’la görüşmesinde Rum malı yağması, dolandırıcılık ve kara para aklama suçlamasıyla İtalya’da tutuklanan Akan Kürşat’tan da bahsetmiş. “Şimdi bir mal-mülk meselesinden, bizim bir insanımızı Roma’da tutuklatabiliyorlar” diyor…
1964 yılında İsmet Paşa’nın Kıbrıs Cumhuriyeti’ni terk eden Dr. Küçük’ü uyardığı gibi, 28 Nisan 2009’da alınan (AB’nin birincil hukuku olan) ABAD kararından sonra uyardı hukukçular “Tutuklamalar olacak” diye. Başta eski Yüksek Mahkeme Başkanı Taner Erginel olmak üzere…
Kıbrıslı Türklerin başına ne geldiyse etnik bencillikten ve ayrılıkçılıktan göz göre göre geldi!
Guterres amcanın özel temsilcisi Cuellar bu konuda hiçbir şey yapamaz.
Bol bol gezsin gelmişken, Kolombiya’ya sevgiler…
(31 Ocak 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
