Annan Planı ırkçı bir apartheid idi!

Aziz Şah – 25/4/2024

Annan Planı, AB müktesebatının parçası olan AVRUPA BİRLİĞİ TEMEL HAKLAR ŞARTI’na aykırıdır.

AB, Avrupa için kabul etmediği etnik bölgelere dayalı apartheidı neden Kıbrıs için ister?

Avrupa Birliği neden Kıbrıs’ta “Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı”na aykırı bir devlet kurulmasını kabul etti?

Kendi ülkeleri ve Avrupa için istemediklerini Kıbrıs’ta “federal devlet” için istediler…

Anayasa’ya aykırı yasa yapamazsınız, Avrupa müktesebatına aykırı AB üyesi olabilir mi?

***

AB Temel Haklar Şartı’nın 21’inci maddesi şöyle diyor:  Ayrımcılık yasağı

1. Cinsiyet, ırk, renk, etnik veya sosyal köken, kalıtımsal özellikler, dil, din veya inanç, siyasi veya başka herhangi bir görüş, bir ulusal azınlığın üyesi olma, hususiyet, doğum, maluliyet, yaş veya cinsel eğilim gibi herhangi bir nedenle ayrımcılık yapılması yasaktır.

2. Avrupa Topluluğunu kuran Antlaşma ve Avrupa Birliği Antlaşmasının uygulanması kapsamı çerçevesinde ve sözkonusu Antlaşmaların özel hükümleri saklı kalmak üzere MİLLİYET NEDENİYLE HER TÜRLÜ AYRIMCILIK YASAKTIR.

AB Temel Haklar Şartı’nın 45’inci maddesi şöyle diyor: Dolaşım ve ikamet özgürlüğü

Birliğin her vatandaşı, Üye Devletlerin ülke sınırları içinde serbestçe hareket etmek ve ikamet etmek özgürlüğüne sahiptir.

AB Temel Haklar Şartı’nın 39’uncu maddesi şöyle diyor: Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanma ve aday olma hakkı

Birliğin her vatandaşı, ikamet ettiği Üye Devlette, bu Devletin vatandaşları ile aynı koşullar altında Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanma ve aday olma hakkına sahiptir.

AB Temel Haklar Şartı’nın 40’ıncı maddesi:

Yerel seçimlerde oy kullanma ve aday olma hakkı Birliğin her vatandaşı, ikamet ettiği Üye Devlette, bu Devletin vatandaşları ile aynı koşullar altında yerel seçimlerde oy kullanma ve aday olma hakkına sahiptir.

***

AB Temel Haklar Şartı’nda yasak olanlar Annan Planı’nda yasal zorunluluktur, serbest olanlar ise yasaktır ve “etnik kota”ya dayalıdır.

AB Temel Haklar Şartı’nın 21’inci maddesine aykırıdır Annan Planı!

Annan Planı’nda etnik ayrımcılık yasağı çiğnenir: “Kıbrıslı Rum ve Türk senatörler, Rum ve Türkler olarak ayrı ayrı oy kullanan Kıbrıs vatandaşları tarafından seçilirler”.

Annan Planı’nda bir Kıbrıslının Kıbrıs’ın istediği bir bölgesinde oturum hakkı için konan “etnik kota” şartı SİSTEMATİK BİR IRKÇILIKTIR:

Annan Planı’nın 2’nci maddesinde “Kıbrıs Vatandaşlarının İkametleri” şu şartlara bağlıdır:

Bir Kıbrıs vatandaşı “vatandaşlık statüsüne sahip olmadığı” bir Kurucu Devlette şu şartlarla oturabilir:

Anlaşmadan 5 sene sonra, vatandaşı olmadığı kurucu devlette kalmak isteyen bir Kıbrıslı,

-Yaşamak istediği belediye veya köyün toplam nüfusunun 6. ve 9. yıllar arasında %6’ya ve 10. ve 14. yıllar arasında %12’ye ulaşmış ise,

-Anlaşmanın yürürlüğe girmesini takip eden 19 yıla kadar bu şekilde ikamet edenlerin oranı, Kurucu Devletinin toplam nüfusunun %18’ine ulaşmış ise veya Türkiye’nin Avrupa Birliğine katılımına kadar.

Kurucu Devletlerden herhangi biri kimliğini korumak amacıyla, üçte ikisinden az olmaması koşuluyla Kıbrıslı daimi mukimlerin resmi dillerini ana dilleri olarak konuşmaları için koruyucu tedbirler alabilir”.

***

Annan Planı bize, “Türk ve Yunan olacaksınız, Kıbrıslı olamazsınız” diyor.

“Oturum hakkı” ırkçı “etnik kotalara” dayalıdır.

“Vatandaşı olmadığın” kurucu devlet KİMLİĞİni senden korunmak için KORUYUCU TEDBİR alabilir.

Alekko’nun “YUNAN” kimliğini Ali’nin “TÜRK” kimliğinden korumak için önlem almışlar Annan Planı’nda KIBRISLI olamayalım diye!

Böyle bir kota sistemi zaten çalışmaz, matematik error verir.

Bir Alman vatandaşı Sachsen’de, Thüringen’de, BaWü’de oturabilir ama bir Kıbrıs vatandaşı Kıbrıs’ın istediği yerinde oturmak için “etnik kota” hesaplaması yapılacak.

Bir Kıbrıslı AB’de istediği yerde oturabilir ama Kıbrıs’ta oturamaz.

Bir Alman Kıbrıs’ta istediği yerde oturabilir, ama bir Kıbrıslı oturamaz.

Avrupa Birliği, hem “AB Temel Haklar Şartı”na aykırı olan, hem de pratikte işletilmesi imkânsız olan “etnik kota” sistemini neden Kıbrıslılara dayattı?

(25 Nisan 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author