Vicdan borcu

Aziz Şah – 6/5/2024

Hasan Ulaş Altıok, yürüyüş yaptığı bir sabah işgal valisi Metin Feyzioğlu ile karşılaştı. Yanına gidip, “Ben TC’ye gitsem, girebilir miyim?” diye sordu.

İşgal Valisi ise cevap olarak, “TC’ye alınmayan Kıbrıslı Türkler konusu benim yetki alanımda değil” dedi.

“Mağusa Limanı’nı özelleştirme çalışmalarına başladık” diyen Feyzioğlu’nun Türkiye limanlarından içeriye giremeyen Kıbrıslılar konusunda yetkisi yok…

Nerde yetkisi var Metin Bey’in?

Kıbrıslı Rum mallarının yabancılara satışı için yapılan “Taşınmaz Mal Edinme Yasası”nda!

Kıbrıslı hukukçular Necati Münir Ertegün ile Oktay Feridun 1974’ten sonra Denktaş’a Kıbrıslı Rumlara ait mallara kesinlikle tapu verilmemesi yönünde rapor sundu.

Nerden nereye geldik? Silah zoruyla gasp edilmiş malları tapulamaya karşı çıkan hukukçulardan, silah zoruyla gasp edilmiş malları satmak için “yasa yapan”lara…

***

1990 seçiminde Özker Özgür’ün Türkiyeli yerleşimcilere vaadi “Biz kazanırsak size tahsis edilen evlerin, toprakların tapusunu vereceyik” idi. Sözünü tuttu, 1994’te verdi çalınmış Rum mallarının tapusunu Özgür!

1975’te yerleşimci nüfusun yerleştirilmesinden sorumlu kişi Hakkı Atun’du. Yerleştirilenleri kalıcı yapan ise İTEM Yasası’nı yapanlardır.

Birinci DP-CTP hükümeti döneminde Başbakan HAKKI ATUN, Başbakan Yardımcısı ÖZKER ÖZGÜR’ün İTEM Yasası’nın komite üyeleri: Yerleşimci Kenan Akın, Ruhsan Tuğyan, Hakan Ataker (CTP), Gülsen Bozkurt (TKP), Ahmet Derya (CTP), Mustafa Gökmen ve Ertuğrul Hasipoğlu.

2024’te “Taşınmaz Mal Edinme ve Uzun Vadeli Kiralama (Yabancılar) (Değişiklik) Yasa Tasarısı”nın komite üyeleri: Yerleşimci Yasemin Öztürk başkanlığında, CTP Komite Başkan Vekili Ongun Talat, UBP’li komite üyeleri Fırtına Karanfil, Hasan Küçük ve CTP’li Ürün Solyalı.

Komite toplantısına ayrıca, UBP’den Emrah Yeşilırmak katıldı. CTP’den ise Tufan Erhürman, Asım Akansoy, Erkut Şahali, Fikri Toros, Doğuş Derya, Filiz Besim, Devrim Barçın, Ceyhun Birinci, Fide Kürşat, Armağan Candan ve “bağımsızlar” Ayşegül Baybars ile Jale Refik Rogers katıldı.

Neden yazarım bunları?

Önce unutmamak için…

İnsanlığa karşı işlenen suçların zaman aşımı yoktur. Türkiye’nin Kıbrıs’a ve Kıbrıslılara karşı işlediği savaş suçlarına aracılık etmekten eninde sonunda yargılanacaksınız.

Tek bir nedeni var bu yasaların yapılmasının: Kıbrıs Cumhuriyeti kamu arazilerini ve Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlarının özel mülklerini GERİ DÖNÜŞÜ OLMAYACAK ŞEKİLDE İMHA ETMEK.

Kıbrıs vatanının birliğini imha etmektir amacınız…

Ömrünüz uzun olsun, işlediğiniz bu suçlarda zaman aşımı yoktur.

AİHM’de de, Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde de düzen değişir, Kıbrıs Cumhuriyeti’nde de değişir…

Bir gün Lokmacı’dan geçerken etrafınızı polisler sarar ve tutuklanırsınız. Hristodulidis gider, yerine bir yurtsever gelir, 2006’da yapılan 303A Ceza Yasası’nı işletir…

Gasp edilmiş malların satış reklamını yapmak bile suçtur, siz daha çok hırsızlık mal satmak için yasa yapıyorsunuz!

Kıbrıs Cumhuriyeti mahkemeleri işgal bölgesinde de yetkilidir. 1974’te silah zoruyla topraklarından sürülen 200.000 Kıbrıslı mülteciden sadece biri olan Meletis Apostolides’in arazisinin üzerine inşaat yapan Linda-David Orams çifti hakkında Avrupa Birliği Adalet Divanı’nın 28 Nisan 2009’da aldığı kararla Kıbrıs Cumhuriyeti yargısı Kıbrıs’ın kuzeyinde yetkili kabul edildi.

Brüksel I Tüzüğü uyarınca medeni ve ticari hukuka ilişkin kararlar üye devletler tarafından tanınır ve uygulanır. Kıbrıs Cumhuriyeti mahkemeleri kendi yasalarına göre işgal bölgesindeki ticari ve medeni konularda karar alabilir ve aldığı kararları da AB ülkelerinde icra ettirebilir.

ABAD, Kıbrıs’ın işgal bölgesinde AB hukukunun askıya alınmış olmasının Kıbrıs Cumhuriyeti mahkemeleri tarafından işgal bölgesinde Brüksel I Tüzüğü’nün uygulanmasına engel teşkil etmediğini ifade eder.

Bu konuda Yüksek Mahkeme eski Başkanı Taner Erginel yazdığı kitapta şöyle demiştir:

-“ABAD kararı Rum tanklarını Girne’ye getirememiştir ama kuzeyde Rum yasalarının uygulanmasını öngörmüştür”…

Neden yazarım bunları başka?

Rum mallarının yağmasında rol alan ne kadar CTP’li federalist varsa, AKEL’in ve Niyazi Kızılyürek’in seçim kampanyasında çalışıyor.

Kıbrıslı Rum mültecilere işte bunu anlatmamız gerekiyor. Bu bizim vicdan borcumuz…

(6 Mayıs 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author