Exometochi için ne yapacaksın Bay Hristodulidis?

Aziz Şah – 28/5/2024

Gördün mü Bay Hristodulidis?

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devlet olmaktan ve AB üyeliğinden ileri gelen kapasitesini ve gücünü kullanmaya korkan yöneticiler…

Gördün mü Bay Başsavcı?

Sizin hukuk yoluyla yapamadığınızı biz kalemimizle yapıyoruz…

Exometochi’de (Düzova) Kıbrıslı Rum mallarını açık artırma ile satışa çıkaran ve Timbu’da 40.000 kişilik yeni bir koloni inşa edeceğini duyuran Türk şirketi “Dağ Holding” açık artırmanın duyurusunu yaptığı (newcyprus.com.tr) websitesini kapattı.

Projenin adı: “New Cyprus Land”…

17 Mayıs’ta Dağ Holding Konya Merkez binasında gerçekleştirilen basın toplantısında Yönetim Kurulu Başkan Vekili Doğan Dağ, ihalenin açık artırmasının 25 Mayıs’ta İstanbul’da gerçekleştirileceğini söylemişti. 25 Mayıs’tan beridir site kapalı…

Doğan Dağ “New Cyprus Land projesi ile 7 bin konutluk, yaklaşık 40 bin kişinin yaşayabileceği yeni bir kent tasarlıyoruz. Açık artırma sonucunda hak sahibi olanlarla on gün içerisinde de sözleşmelerimizi imzalayacağız. Konya’nın bağrından çıkmış bir firmayız. Bugün Almanya ve Hollanda’da da şirketlerimiz var. New Cyprus Land projesi ile kendi ülkemizdeki vatandaşlarımızın da yatırım yapmasına vesile olmak istiyoruz” demişti…

Doğan Dağ ayrıca, “Altı ay önce Kuzey Kıbrıs’ta kurduğumuz 330 konutluk bitmek üzere olan bir projemiz var” demişti…

Açık artırma ile satılan Exometochi ve 40.000 kişilik koloni kurulacağı ilan edilen Timbu’daki “New Cyprus Land” projesinin iptal edildiğini düşünmüyorum… Aksine, tamamlandı!

Yerleşimci kolonizasyonu bir kanser tümörüdür, kendi kendine durmaz!

Exometochi için ne yapacaksın Bay Hristodulidis?

Almanya ve Hollanda’da şirketleri olan bu holdinge karşı girişim başlatacak mısın?

***

Kıbrıs’ın işgal bölgesinde Rum mallarına inşaat yapan hiçbir şirkete karşı uluslararası bir girişimde bulunmadı Kıbrıs Cumhuriyeti. En son Avrupa Birliği’nin beyni Almanya’da yatırımları olan Dağ Holding başladı yağmaya…

AB’de faaliyet yürüten Türk şirketleri Kıbrıs Cumhuriyeti’nin topraklarını yağmalıyor…

Hristodulidis ise Ersin Tatar’ı müzakere masasına çağırıyor.

Avrupa Birliği Adalet Divanı’nın Kıbrıs Cumhuriyeti mahkemelerine verdiği yetkiyi kullanmıyor Kıbrıs Cumhuriyeti Başsavcılığı…

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin yolunu da Taşınmaz mal Komisyonu’yla kestiler.

200.000 Kıbrıslı Rum mülteci adeta devletsiz kaldı…

Kıbrıslı mültecilerin hali tam bir devletsizlik halidir:

Gözlerinin önünde Kıbrıs’ın işgal bölgesinde malları yağmalanıyor. AİHM diyor ki onlara,

-“Kıbrıs’ın işgal bölgesindeki Taşınmaz Mal Komisyonu’na başvuracaksın ve iç hukuk yollarını tüketeceksin, ancak o zaman bana başvurabilirsin ama reddederim!”…

Kıbrıs’ın işgal bölgesinde “iç hukuk” süreçleri tamamlanana kadar ömür biter…

İnsanlığa karşı bir suç olan, bir savaş suçu olan “zorla yerinden etme” davası basit bir tazminat davasına dönüşüyor.

Kıbrıs Cumhuriyeti Devleti ne yapıyor bu sırada?

Barbarlığın ortasında tek başına bırakıyor Kıbrıslı mültecileri…

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin eski 25’inci ve şimdiki 34’üncü maddesi uyarınca bireylerin AİHM’e başvuru hakkının etkin kullanımı engellenemez.

Viyana Antlaşmaları Hukuk Sözleşmesi’ne dayanan Avrupa İnsan Hakları Komisyonu eski 25’inci-yeni 34’üncü maddenin olağan anlamının yanı sıra, üye devletlerin uygulamalarının da Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde düzenlenen hakların kısmen değil, tamamen tanınması gerektiğini söyler.

Türkiye de “25’inci madde kapsamında sözleşmeye bağlı olma niyetini” açıkça ifade eder. (Aktaran: Dilek Kurban, Ulusaşırı Adaletin Sınırları)

Açıkça Kıbrıslı mültecilerin mahkemeye başvurma hakkı dahi çiğnenirken Hristodulidis’in tek yaptığı Tatar’ı masaya davet etmek…

Bize masa değil, mahkeme gerek!

Yalnızca mülkiyet davaları için değil, savaş suçlarının yargılanacağı bir mahkeme…

Kürtler, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne karşı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde dava açarken Kıbrıslı mülteciler kadar yalnız değildir…

Kürtlerin mücadeleci Kürt avukatları vardır.

Kıbrıslı mültecilerin ise sahip olduğu devletin uluslararası gücünü kullanmaktan korkan basiretsiz bir liderliği vardır.

Kıbrıs’ın kurtuluş mücadelesi sanki de 200.000 mültecinin mülkiyet davasıdır. Yalnız ve çaresiz bıraktığınız her mültecinin laneti üzerinize olsun Baylar…

(28 Mayıs 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author