Aziz Şah – 30/5/2024
Bu memlekette hem BRT’de hem de RIK’te konuşabilen tek bir kişi var: Niyazi Kızılyürek.
Hem ayrılıkçı rejimin BRT ekranına çıkar hem de Kıbrıs Cumhuriyeti’nin RIK’ine…
17 Mayıs’ta Niyazi RIK’te konuştu. Dedi ki,
-“Avrupa seçimleri bu fırsatı sunuyor. Avrupa Birliği de tam olarak bunu yapıyor, etnik kökenlerin ötesinde ortak bir kamusal siyasi alan sunuyor. Biz bu eylemi çok seviyoruz…”
Nedir bu eylem?
Etnik kökenine bakılmaksızın Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlarının aynı listeden aday olması ve aynı seçmen listelerinde oy kullanması, yani normal ülkelerdeki “1 vatandaş 1 oy ilkesi”…
Devamında şöyle diyor Niyazi:
-“Avrupa seçimleri bize, nerede yaşarlarsa yaşasınlar tüm vatandaşların birlikte oy kullanması fırsatını veren seçimlerdir. Bu bizim için büyük önem taşıyor ve bu süreçte bundan faydalanıyoruz ve bu hoşumuza gidiyor”…
Niyazi Türkçe konuştuğunda ne der?
-“Kıbrıs Cumhuriyeti Kıbrıslı Türklerin vatandaşlık haklarını, insan haklarını ve yaşam hakkını gasp etti”…
Rumca konuştuğunda ne der?
-“Etnik kökenlerin ötesinde…”
Heyt be!
İşgal bölgesinde başka konuş, özgür bölgede başka…
Rumca bilmeyenlere Türkçe masallar anlat, Türkçe bilmeyenlere Rumca masallar…
***
İşgal bölgesinde Türkçe olarak söyleyemediğini, RIK’te Rumca olarak söyledi Niyazi.
Hangisi gerçek Niyazi’dir? Kuzeydeki mi, güneydeki mi? Yoksa Brüksel’de Türkiye’yi savunan mı?
Kıbrıs’ın bütününde aynı şeyleri söyleyen tek bir aday var: Çevreciler Hareketi adayı Oz Karahan.
Kıbrıslı Türk federalistler ve faşistler “ortak aday ve seçmen listesi”ni savunduğu için Oz Karahan’a saldırıyor ve hakaret ediyor.
Oz Karahan’ın söylediğinin bir benzerini Niyazi Kızılyürek RIK’te söyledi:
-“Etnik kökene bakılmaksızın tüm vatandaşların birlikte oy kullanmasını seviyoruz”…
Ben de seviyorum Niyazi!
Çevrecilere oy vereceğim ve Oz ile Petros’a tik atacağım…
Oz Karahan açık açık şöyle diyor:
“Benim Kıbrıs için vizyonum, yabancı güçlerin bölücü politikaları uğruna toplumumuza dayatılan etnik kotaları reddederek, anayasal vatandaşlık ilkelerine dayalı modern bir demokrasi haline getirilmesidir. Tek bir seçim bölgesinde, tek bir oy pusulasında, tek bir seçmen listesinde Kıbrıslıların demokratik birliğidir”…
Bunu Rumca, Türkçe ve İngilizce söylüyor Oz!
Niyazi gibi kuzeyde başka, güneyde başka konuşmuyor…
***
Kıbrıs’ta Avrupa Parlamentosu seçimlerinin 20 yıllık tarihi Rumca konuşan Kıbrıslıların kendisini temsil etmesi için Türkçe konuşan Kıbrıslılara oy vermesinin tarihidir. Birbirine güvenmenin tarihidir. İşte Niyazi bu “güven”e zarar verdi…
2004’te yapılan ilk seçimde Mehmet Hasgüler tek başına bin civarında oy almıştı.
Şener Levent tek başına aday olduğunda Rumca konuşan Kıbrıslılardan %1.5 oy aldı. Birçok siyasi parti bu kadar oy alamaz…
Sonra Yasemin Hareketi 6 Türkçe konuşan Kıbrıslıyla aday olup 4000 Kıbrıslı Rumdan oy aldı. Türkçe konuşarak Rumca konuşanlardan oy aldı Yasemin!
AKEL’in adayı Niyazi Kızılyürek ise 20 bin civarında oy aldı Rumca konuşanlardan…
Tek bir seçim bölgesi, tek bir oy pusulası, tek bir seçmen listesinde yapıldı bu seçimler.
“Rumlar Türklere oy vermez” tabusu kırıldı 20 senede…
Kuzeyde başka, güneyde bambaşka konuşarak bu “güven”e zarar veriyor Niyazi!
***
Oz Karahan’ın altını çizdiği, “Tek bir seçim bölgesinde, tek bir oy pusulasında, tek bir seçmen listesi” bir Kıbrıs gerçeğidir.
Türkçe ve Rumca konuşan Kıbrıslıların birbirlerine oy vermesi bir tercih değil, zorunluluktur. Bu, Avrupa Birliği üyeliğinin bir sonucudur!
Avrupa Birliği müktesebatının sonucu olarak Türkçe konuşan Kıbrıslılar Rumca konuşanlara, Rumca konuşanlar ise Türkçe konuşanlara oy vermek zorundadır.
Çünkü AB müktesebatının parçası olan AVRUPA BİRLİĞİ TEMEL HAKLAR ŞARTI böyle emreder.
“Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı”nın 21’inci ve 39’uncu maddeleri çerçevesinde etnik kökene göre sandık bölünemez.
Kuzeyde başka, güneyde başka, Brüksel’de ise bambaşka konuşana ne derler?
(30 Mayıs 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
