Aziz Şah -15/6/2024
Kıbrıs’ın özgür bölgesinde yaşayan Yunanlı bir fotoğraf sanatçısı dostum var, Stefano. Geçen gün şöyle dedi: Ne zaman yazılarını okusam bir Afrika ülkesinden hikâye takip eder gibi hissediyorum kendimi…
İşte o kadar yabancıyız kendimize!
Stefano bir Kıbrıslı değil, “Kıbrıs hakkında her gün bir şey öğreniyorum” diyen bir yabancı. Ama biz de kendimize yabancıyız!
Kıbrıs’ın özgür bölgesi ile işgal bölgesi arasında öyle bir uçurum var ki…
9 Haziran seçiminde Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yaptığı açıklamaya göre özgür bölgede yaşayan 834 Kıbrıslı Türkün yanısıra, 103 bin 269 Kıbrıslı Türk seçmenin oy kullanma hakkı vardı. Toplamda 104 bin seçmen…
Bu bilgiyi veren Rum basını, aynı Stefano’nun benim yazılarımı bir Afrika ülkesi hikâyesi gibi okuduğu gibi, şu yorumu yaptı:
“Geçen sene 25 Haziran’da işgal bölgesinde yapılan ‘ara seçim’de 210 bin 121 seçmen olduğu açıklanmıştı…
9 Haziran 2024’te ise işgal bölgesinde yaşayan 103 bin 269 Kıbrıslı Türk seçmenin AP seçimlerinde oy kullanabileceği açıklandı.
210 bin ilâ 103 bin farkı nereden çıktı?”
Bu yorumu Rum basınında okudum.
Türkiyeli yerleşimcilerden haberi yok bu yorumu yazan muhabirin!
Türkiye’nin 1975’ten beridir Kıbrıs’ın işgal bölgesine boca ettiği, Annan Planı referandumunda da “Kıbrıslı” gibi oy kullanan illegal yerleşimcilerden haberi olmayan muhabir gazetede yorum yazıyor…
1970’te 63.500 seçmen vardı toplumumuzda. 1974’ten sonraki ilk seçimde 1976’da seçmen sayısı 75.781’e çıktı illegal yerleşimcilerle.
Her seçim dönemi 10-15 bin arası arttı seçmen sayısı:
1995’te 113.398’di seçmen sayısı, 2000’de 126.675 oldu, 2003’te 141.596’ya fırladı!
2004’te Annan Planı’nda 143.639 oldu…
CTP’nin birinci parti olduğu 2005’te 147.823 oldu seçmen…
Yerleşimci sömürgeciliği tavşanının son patlaması Mustafa Akıncı’nın götürülüp Ersin Tatar’ın getirilmesinde oldu:
2015’ten 2020’ye 176.916’dan 199.029’a çıktı seçmen sayısı.
1970’te 63 bin 500 seçmeniyle 110 bin civarında nüfusu olan bir toplumduk.
1970’te 63 bin 500 seçmeni olan bir toplumun 2024’te Avrupa Parlamentosu seçiminde 104 bin seçmeni olması normaldir. Normal olmayan bu 104 bin kişinin Avrupa’nın dört bir tarafına, Britanya’ya, Kanada’ya, ABD’ye ve Avusturalya’ya dağılmış olmasıdır…
Kıbrıslı Türk milliyetçileri arada bir dünyaya dağılmış milyonlarca Kıbrıslı Türkten bahseder: İşgalden önce 110 bin kişi kadar olan toplumumuzun yarısı göç ettiyse, 55 bin kişinin ne kadar çiftleşmesi lazım ki diaspora “milyonlar” olsun 50 senede…
Matematik söz konusu olduğunda Kıbrıslılar hep sınıfta kalır.
-“2023’te Kıbrıs’ın işgal bölgesinde 210 bin 121 seçmen vardı, 2024’te nasıl oluyor da 104 bin Kıbrıslı Türk seçmen var” diyen Kıbrıslı Rum gazeteci aradaki farkın Türkiyeli yerleşimci seçmen sayısı olduğunu anlamayacak kadar yabancı mıdır bu memlekete?
Fotoğraf sanatçısı dostum Stefano, yazılarını bir Afrika ülkesi hikâyesi gibi okuyorum demişti…
Sevgili Kıbrıslı Rum gazeteciler!
Gelin Afrika’ya, safariye çıkalım…
Afikistan’a, Noyanistan’a, Northern Landistan’a gidelim…
Trikomo’da kuleden atlayıp Gaziveran’da kanalizasyon sularında yüzelim…
Girne’de denize akan bok sularında evrimleşen türleri inceleyelim…
Yalnızca Rumca konuşan Kıbrıslılar mı yapar böyle saçma sapan yorumlar?
104 bin Kıbrıslı Türk seçmenden yalnızca 5 bin kadarının oy kullandığı açıklandıktan sonra istisnasız herkes “müstahakkımızdır” diye başladı…
-Mangal yaptılar ve denize gittiler ama AP seçiminde oy kullanmaya gelmediler!
Sakin olun…
104 bin Kıbrıslı Türk Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı seçmen olması hepsinin Kıbrıs’ta yaşadığı anlamına gelmez.
Yarısından fazlası zaten yurtdışındadır. Her aileden en az birkaç kişi yurtdışında değil mi? Aileler son yıllarda çoluk çocuk toparlanıp Avrupa’ya göç etmediler mi?
Nüfus, yerleşimci kolonizasyonu ve Kıbrıslıların göçünü aklınızdan çıkarmayın!
Çünkü 104 bin seçmenin en az yarısı yurtdışındadır, o da iyi ihtimal…
(15 Haziran 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
