İşgale karşı Kıbrıslı yurttaşlar omuz omuza

Kıbrıs’ta Türk işgalinin 50. yıldönümünde, Kıbrıslı Türkler, Kıbrıslı Rumlar, Ermeniler, Maronitler ve Latinler olmak üzere tüm Kıbrıslılar ilk kez bir araya gelerek işgale karşı protesto düzenledi.

Yarım asırlık sessizliği bozarak Kıbrıs’ın tüm dillerinde işgale karşı çıkan Kıbrıslı yurttaşların oluşturduğu “Kıbrıs’ın Özgürlüğü için Pan-Kıbrıslı Seferberliği” hareketi oldu.

Bu eylemde Pan-Kıbrıslı Seferberliği iki ilke imza attı: Tüm Kıbrıslılar ilk kez birlikte işgali protesto etti ve ilk kez sözde “egemen” İngiliz Üsleri’nin içinde bir protesto gerçekleştirildi.

Bir yurttaş hareketi olarak Pan-Kıbrıslı Seferberliği geçen sene, işgalin 49’uncu yılında 20 Temmuz’da “Kıbrıs’ın Özgürlüğü için Pan-Kıbrıslı Seferberliği Deklarasyonu”nu yayınlamıştı.

Pan-Kıbrıslı Seferberliği yurttaş hareketi, yarım asırdır devam eden Türk işgalinin Kıbrıs insanına ve toprağına karşı işlediği tüm savaş suçlarının “oldubittiler” olarak kabul edilmesini reddetmekte ve işgalin “oldubittiler”ine boyun eğen Kıbrıs Cumhuriyeti liderliğine karşı da mücadele etmektedir.

Kıbrıslıların insan hakları temelinde üniter, demokratik, laik ve çoğulcu bir Kıbrıs Cumhuriyeti için mücadele eden yurttaşlar, 20 Temmuz sabahı istilanın başladığı saat 5.20’den itibaren, en batıdan en doğuya, Kato Pirgos’tan Derinya’ya bütün barikatları kısa bir süreliğine kapattı.

Batıdan ve doğudan gelerek Lefkoşa’da Ay Demet kapısında buluşan yurttaşlar, Ledra Palace’ta gerçekleştirdikleri basın açıklamasından sonra Lokmacı kapısında birleşerek Elefteria Meydanı’na doğru yürüyüşe geçtiler…

Sabah 5.20’den itibaren kapatılan bütün barikatlarda Türkçe, Yunanca ve İngilizce olarak okunan bildiri şu şekilde:

İŞGAL VE İSTİLANIN 50. YILI
APARTHEİD BİR ÇÖZÜM DEĞİLDİR

Türkiye’nin Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yüzde 37’sinde işgal koşullarını yarattığı, 200.000 vatandaşını yerinden ettiği ve adayı kontrol etmek için kendi planını tamamladığı 20 Temmuz 1974’teki Türk işgalinin üzerinden 50 yıl geçti.

ÇÜNKÜ o zamandan beri Türkiye oldubittileri dayatmaya devam etmekte ve Cumhuriyet’in siyasi elitleri, halkımızı bölgelere ayıracak ve adadaki Türk varlığını meşrulaştıracak yeni bir apartheid için uzlaşma dışında bir kurtuluş vizyonu yaratmaya yanaşmamaktadır.

ÇÜNKÜ 50 yıllık etnik temizliğe, işgal altındaki bölgelerde işlenen kültürel soykırıma, devam eden yerleşimci sömürgeciliğine ve İslamlaştırmaya Kıbrıs Cumhuriyeti’nin siyasi liderliği tarafından direnilmemektedir.

ÇÜNKÜ Kıbrıslı Rumların, Kıbrıslı Türklerin, Ermenilerin, Maronitlerin ve Latinlerin insan haklarından tam olarak yararlanamadıkları ve Birleşmiş Milletler Antlaşmasına ve Avrupa Birliği değerlerine uygun olarak temel özgürlüklerden faydalanamadıkları göz önünde bulundurularak,

Bizler, sadece halkımıza ve tarihimize karşı sorumlu olan tüm Kıbrıs’ın vatandaşları olarak, elli yıllık Türk işgalinin tamamen sona ermesi için MÜCADELE ediyor ve iki bölgeli bir ayrılık ve kamufle edilmiş bir bölünme dayatmasına karşı olduğumuzu ifade ediyoruz.

Ayrılığa karşı çıkan ve barikatlar ile onların sözde iyi işleyişlerinin sorunun çözümü olmadığına dikkat çeken Kıbrıs vatandaşları olarak, Türk askerlerinin ve yerleşimcilerin geri çekilmesi yoluyla vatanımızın kurtuluşu ve tüm mültecilerin evlerine dönmesine dayalı bir üniter cumhuriyet için koşulların yaratılmasını TALEP EDİYORUZ.

Siyasi liderlerimizden ve Avrupa Birliği’nden, istila-işgal suçunu meşrulaştıracak ve Doğu Akdeniz’de yeni bir apartheid yaratacak olan bölünme temelinde bir çözüm ve İki Bölgeli İki Toplumlu Federasyon için her türlü müzakereye son verilmesini TALEP EDİYORUZ.

Ortak bir yolda, bu adanın insanlarının kimliklerine tam saygı gösterilmesinde ISRAR EDİYORUZ ve dahası kolektif bir bilinç temelinde, gerçek manada özgürlük, haysiyet, eşitlik ve demokrasiden daha azı ile uzlaşmayacak yeni bir işgal karşıtı mücadele başlatmak istiyoruz. Böylece özgürleşmiş Kıbrıs, Türkiye’nin faşist ve askeri güçlerinden ve aynı zamanda Kıbrıs halkına yönelik her türlü bölünme düşüncesinden kurtulacaktır. Böylece Türkiye, Kıbrıs’ta yarım yüzyıldır devam eden suçlarından dolayı yargılanacak ve mahkum edilecektir.

ASLA UNUTMAYACAĞIM
DAHA FAZLA SOYKIRIMA HAYIR
ETNİK TEMİZLİĞE SON VER
KURTULUŞ – EŞİTLİK – DEMOKRASİ

About the author