Aziz Şah – 16 Ağustos 1960’ta Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluşundan sonra Lefkoşa’da liderleri karşılamak için bir kutlama yapılır.
“Yaşasın Kıbrıs Cumhuriyeti” diye bir pankart açılır. İlk kez Afrika gazetesinin manşetinde yayınlanmıştı o fotoğraf…
İşgalin 50’nci yılında İngiltere’de yapılan protestoya Kıbrıslı Türkler 64 sene sonra aynı pankartla katıldı: “Yaşasın Kıbrıs Cumhuriyeti”…
“Liderler Hoş Geldiniz” diyerek 64 sene önce açılan pankartta Kıbrıslı Türklerin “hoş geldiniz” dediklerinden biri Makarios’tu.
1977’de Makarios öldüğünde cenazesine bir Yunan bayrağı örtülür. AKEL’in Derviş Ali Kavazoğlu’nun Türk bayrağı ile örtülen ve Kostas Mişaulis’in Yunan bayrağı ile örtülen cenazesinde gösteremediği tavrı Makarios’un yeğeni Kleopatra Bayada gösterir…
Makarios’un yeğeni,
-“Doğru değil yaptığınız, Kıbrıs Cumhurbaşkanı’dır Makarios. Kıbrıs bayrağı olmalı cenazenin üzerinde, çünkü Kıbrıs’ı temsil eder” diyerek cenazenin üzerine İsmet Vehit Güney’in çizdiği Kıbrıs bayrağını örter.
Kleopatra Bayada 2003’te şöyle der:
-“Kıbrıs’ın bağımsız bir devlet olarak kendisini ifade edecek adımların önünü tıkamaya çalışıyorlardı… Ama şimdi durum değişmiştir”…
Klerides’in espri olarak söylediği,
-“Dünyanın en güzel bayrağı uğruna kimsenin ölmek istemediği Kıbrıs Cumhuriyeti bayrağıdır” sözü eğreti durur tarihte. Birincisi, Kıbrıs Cumhuriyeti için ölen Ahmet Muzaffer Gürkan, Ayhan Hikmet ve Derviş Ali Kavazoğlu yoktur bu sözün içinde. İkincisi, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni yıkmak için gerçekleşen 15 Temmuz 1974 Yunan Darbesi’ne karşı savaşırken ölen Kıbrıslılar da yoktur. Kıbrıs Cumhuriyeti için de o kadar çok insan öldü ki, espri kaldırmaz!
64 senedir Kıbrıslıların Kıbrıs Cumhuriyeti’ni ve bayrağını benimsemediği üzerine çok masallar dinledik. Bugün yurttaş olarak bayrağın kutsallığı size sunulan insan hakları ve hayat kalitesidir.
KKTC bayrağı bu yüzden alay konusudur. 21’inci yüzyılda evde elektriksiz karanlıkta otururken dağda ışıl ışıl parlayan ayrılıkçı rejim bayrağı insanı insanlıktan çıkarır…
Ayrılıkçı KKTC’nin bayrağını çizen bir de ressam vardır: Emin Çizenel! Küfrederken nedense kimse ressama küfretmez…
Ayrılıkçı rejimin 15 Kasım 1983’teki ilanından sonra bayrağını tasarlayan Emin Çizenel’in ayrılıkçı kimliğinin hatırlanmasına neden olan da Niyazi Kızılyürek’tir.
KKTC’nin ilanından beridir yaşam alanı tamamen yok edilen Kıbrıslı Türkleri temsilen Avrupa Parlamentosu’nda konuşabilecek başka kimse yokmuş gibi Niyazi Kızılyürek, “KKTC bayrağını çizen ressam” Emin Çizenel’i konuşturdu!
Kıbrıslı Türk toplumunun yaşam koşullarının yok edilmesi “KKTC mührü”nün vurulması ile tamamlanır.
Emin Çizenel’in tasarladığı KKTC bayrağının Mağusa limanından İngiltere’ye giden ürünlerin üzerine vurulmasıyla tamamlandı yok oluşa giden yol…
Niyazi Kızılyürek de “bizim sözcümüz” olarak bizim mezar taşımızı tasarlayan ressamı seçti Avrupa Parlamentosu’nda konuşturmak için!
Niyazi, KKTC bayrağını çizen ressamı Kıbrıs Cumhuriyeti’nde ve Avrupa Parlamentosu’nda parlatınca “Emin Çizenel meselesi” gündeme oturdu: Çünkü bu konu ilke, tutarlılık ve haysiyet meselesidir.
Her taraftan nemalanan bir ilkesizliktir bu: Hem işgalden besleneceksiniz, hem işgal altındaki Kıbrıs Cumhuriyeti’nden…
Silah zoruyla topraklarından kovulan mülteciler her gün sizin çizdiğiniz bayrağı görecek Beşparmaklar’ın eteklerinde, sonra da Limasol’da işgalin 50’nci yılı anısına ithaf edilen bir sergide “KKTC bayrağının ressamı” Emin Çizenel’in de resmi sergilenecek!
KKTC bayrağını çizen ressamın ne işi var işgalin 50’nci yılı sergisinde?
Daha birkaç ay önce Fikri Ataoğlu’nun elinden “yaşam boyu onur ödülü” alan KKTC bayrağı tasarımcısının, Limasol’da katıldığı serginin açılışını Kıbrıs Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis yaptı…
İlke, tutarlılık ve haysiyet yalnızca “aydınlar” için değil, “Cumhuriyet” ve onun yöneticileri için de geçerlidir.
“Sanatçı”nın ilkesi yok anladık: Hem işgal rejiminin elinden onurlanır, hem de Nikos Hristodulidis’in işgal sergisinde sahne alır!
İşgalin en önemli psikolojik harp başarısı Beşparmaklar’ın eteklerinde çizili olan Emin Çizenel’in bayrağıdır.
Cumhuriyet liderliği her zaman olduğu gibi ne yaptığının farkında değil: 64 sene önce olduğu gibi liderlik “Yıkılsın Kıbrıs Cumhuriyeti” diyen ayrılıkçıları sırtında taşıyor…
(2 Ağustos 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
