1974 İstilası sırasında bir kahraman: Vassos Karageorghis

Aziz Şah – 1974 istilası sırasında 7000 yıllık tarihimizin sergilendiği Kıbrıs Müzesi’ni savunmak için mücadele eden bir kahraman var: Vassos Karageorghis.

Petros Charalambous yarı-belgesel bir film çekti Bay Karageorghis’in yürüttüğü “Operation Museum”u anlatan.

Elefteria Meydanı’ndaki tarihi belediye binasında “İstilanın 50’nci yılı müzesi”nde gösteriliyor.

İstila başladığında adada olmayan Kıbrıs Müze Müdürü Vassos Karageorghis Mağusa bombalanırken Kıbrıs’a döner…

Uçaktan indiğinde RIK’i arar:

-Antikalarımız yakın ve ciddi bir tehdit altındadır, Vatanımızın hafızasını korumak zorundayız.

Taksiye bindiği sırada Salamina Tower Hotel bombalanmıştır. Şoföre Kıbrıs Radyo Yayın Kurumu’na (RIK) gideceğini söyler.

-“Bir arkeolog savaşta ne işe yarar?” sorusunun cevabıdır Bay Karageorghis.

RIK’ten yapılan duyuru şöyledir:

-“Kıbrıs Cumhuriyeti Antikalar Müdürlüğü adına, bu duyuru bölümün çalışanlarınadır. Devam eden yasadışı Türk istilasının sonucu olarak Kıbrıs Müzesi’nin antikaları büyük tehlike altındadır. Acil olarak müzedeki görevlerinizin başına çağrılıyorsunuz yurdumuzun arkeolojik hazinesini korumak için.

-Kıbrıs Müzesi tehdit altındadır.

-Tarihimiz tehdit altındadır.

-Ülkemizin hafızası risk altındadır”…

Herkes savaştan kaçarken Bay Karageorghis savaşın içine geldi. Çağrı üstüne müzenin çalışanları da müzeye koştular…

Tek tek her bir eser önce gazete kağıtlarına sarıldı, sonra saman dolu tahta kasalara yerleştirildi. Tahta kasalar da çivilendi. Büyük heykeller dışında herşeyi bu yolla Atina’ya gönderdiler. Müze boşaltıldıktan sonra Bay Karageorghis müzede kalmaya, müzenin bekçiliğini yapmaya Lefkoşa’ya bombalar yağarken de devam eder…

Kıbrıs’ın işgal bölgesinde tarihi eserlerin başına gelenleri düşününce Bay Karageorghis’in öngörüsü ve verdiği mücadele takdire şayandır.

Önce kiliseleri yağmaladılar, sonra mezarları, toprağın altındakilere geldi sıra. Yağma 50 yıldır devam ediyor…

İşgal, tarihi imha eder kendi tarihini yazmak için. İşgal altında tarihi eser kaçakçılığı basit bir adi suç değildir. Tarihi eser kaçakçılığı işgalcinin tarih mühendisliğidir.

“Operation Museum”la Lefkoşa bombalanırken 7000 yıllık Kıbrıs tarihinin tanığı olan eserler kurtarılır. Atina’ya gönderilen eserler 1979 yılında Kıbrıs’a geri döner…

***

Bir yanda tarihin bekçisi Bay Karageorghis vardır…

Diğer yanda işgal rejiminin tarihi eser kaçakçısı Dikmen Aydın!

Bir de tarihi eser kaçakçılarını ortaya çıkardığı için arabası yakılan Tuncer Bağışkan var!

Bir de işgal rejiminin tarihi eser kaçakçılarının Kıbrıs’tan çaldığı eserlerin dünya çapında izini süren Mağusalı Tasoula Georgiou Hadjitofi var.

Kaçakçı Dikmen Aydın’ın yakalanması ve eserlerin bir kısmının Kıbrıs’a dönmesi “İkon Avcısı” Hadjitofi’nin mücadelesi sayesindedir. Alman polisi kendiliğinden gidip yakalamadı 1974’ten sonra Kıbrıs’ın işgal bölgesini yağmalayan Dikmen Aydın’ı…

Bir de 1980’de 20-21 Mayıs gecesi St. Barnabas Kilisesi’nden çalınan 36 adet tarihi ikon ve 14 Mart 1996’da Galip Mendi’nin Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı olduğu sırada gerçekleşen sırrı çözülmemiş St. Barnabas baskını var!

***

Yeri gelmişken Tuncer Bağışkan’ı da analım. 1974 istilasından sonra mandıra olarak kullanılan “Moni Dohniou” (Panagia Dohniou) Manastırı için şu bilgiyi verir Bağışkan:

“1974 yılından sonra bu manastırın 1751 yılına ait kazıma bezemeli ahşap kapısı ile ikonostasis’teki tarihi ikonları çalınmış ve bunlar eski eser kaçakcısı Aydın Dikmen’in Münih’teki evinde yapılan aramada ele geçirilmiştir. Bunların da 1980’li yılların başında Girne Kalesi depolarından çalınan kilise malzemeleri olduğu sanılmaktadır”…

***

“İkon Avcısı” Hadjitofi’nin verdiği mücadele sonucunda 1997 yılında Alman polisinin Dikmen Aydın’ın Almanya’daki evine yaptığı baskında ele geçirilen eserlerden son olarak 60 tanesi daha Kıbrıs Müzesi’ne döndü istilanın 50’nci yılında! Toplamda 318 eser kurtarılmış oldu…

“Operation Museum”da Bay Karageorghis ve arkadaşları 7000 yıllık tarihi kurtarmak için mücadele eder. İzlediğim kısacık filmde şunu anladım: Kurtarmak yağmalamaktan çok daha kolaydı bu ülkeyi!

“Tarihi eserler” yalnızca 7000 yıllık geçmişimizi anlatmaz; işgalci ve yerleşimci sömürgeciliği tarafından yok edildiklerinde bize yok edilen kimliğimizi anlatırlar…

(26 Ağustos 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author