Aziz Şah – 18/5/2024
Tarihimizde Türkiye’nin müdahale etmediği seçim yoktur. 1974’ten önce sopa ile 1974’ten sonra ise taşıma yerleşimci nüfus ile Türkiye bütün seçimlerin sonucunu belirledi.
2010 sonrasında AKEL’in Türkiye Dışişleri ile girdiği doğrudan ilişki ileride Davutoğlu ve Çavuşoğlu anılarını yazdığında ortaya serilecek: AKEL heyetinin önce TC Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile görüşmesi, daha sonra AKEL Genel Sekreteri’nin Ankara’da Mevlüt Çavuşoğlu’nun evinde misafir edilmesi “müdahaleler”e yeni bir boyut kazandırdı.
Kıbrıslı Türklerin tarihindeki ilk müdahalesiz seçim deneyimi 2004’tür.
2004 yılında ilk kez Avrupa Parlamentosu seçimi yapıldığında Mehmet Hasgüler bağımsız aday oldu. Kıbrıslı Rum sosyalistlerin destek verdiği bir kampanya ile bine yakın oy aldı…
Hasgüler aday olduğunda karşısına dikilenlerden biri de Niyazi Kızılyürek’ti.
Niyazi’nin Hasgüler’in adaylığına karşı çıkmasının nedeni “tek bir seçim bölgesi, tek bir oy pusulası, tek bir seçmen listesi” olması idi.
Ne değişti de 2004’te karşı çıktığını kabul etti Niyazi? Hem karşı çıktığı “tek liste” ile aday oldu hem de hayatı boyunca eleştirdiği AKEL’den!
2004’te Hasgüler aday olduğunda Niyazi şöyle demişti: “Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Kıbrıs Türk Toplumu kendi seçtiği iki üyeyle zaten kendisi için ayrılmış bulunan iki sandalyeyi doldurmanın kavgasını vermeliydi”…
Hasgüler’in adaylığını haber yapan Rasıh Reşat, Niyazi Kızılyürek’e fikrini soruyor. Şöyle yazıyor Reşat:
-“Kızılyürek ayrıca, dönemin Rum Hükümet Sözcüsü Kypros Hrisostomos’un bir Kıbrıslı Türk’ün aday olmasından memnuniyet duyduğunu açıklamasının Rum hükümetinin tavrını açıkça ortaya koyduğunu ifade ederek, “Rum hükümeti hoşnutsa, Kıbrıslı Türkler’in lehine bir şey olamaz” imasında bulunmuştu”…
-Rum Hükümeti hoşnutsa, Kıbrıslı Türklerin lehine bir şey olamaz, mı dedin Bay Niyazi? Nasıl biriktirdiniz bu kadar nefreti “barış şarkıları” söylerken?
***
2004’te de, 2024’te de, tek bir seçim bölgesinde, tek bir oy pusulasında, tek bir seçmen listesinde Kıbrıslıların üniter ve demokratik bir birlik içinde oy kullanması Türkiye’nin hazmedebileceği bir şey değildir.
Etnik değil ideolojik temelde Kıbrıslıların birbirlerine oy vermesi Kıbrıs’ın üniter ve demokratik birliği için verilecek mücadelenin zeminidir. İşte bu sebepten, 2004’te Kıbrıslı Rum sosyalistlerin yürüttüğü kampanya ile Mehmet Hasgüler’in aday olması tarihi önemdeydi.
Türkiye bu yüzden Kıbrıslıların birlikte oy kullanmasını engellemek için hamleler yapıyor. Kısa bir süre önce bir haber geldi: “Türkiye AP seçimlerinde Kıbrıslı Türklerin oy kullanmaması için girişim başlattı” diye. Sonra haberin şekli biraz değişti…
9 Haziran’da yapılacak Avrupa Parlamentosu seçiminde Kıbrıslı Türklere kolaylık olsun diye Kıbrıs Cumhuriyeti İçişleri Bakanlığı’nın girişimleri sonucunda ara bölgede Goethe Enstitüsü’nde sandık kurulması kabul edildi.
Bunun duyurusunu da Niyazi Kızılyürek yaptı 26 Mart’ta!
Peki, ne oldu sonra?
Bir ay sonra, ne tesadüf ki Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier’in Türkiye’yi ziyaret ettiği sırada Goethe Enstitüsü’nde sandık kurulmasının Türkiye’nin girişimi ile engellendiği haberini aldık 21 Nisan’da.
Nereden biliyorum? O gün Çevreciler Hareketi’nin (Kıbrıs Yeşiller Partisi) aday tanıtımı vardı. Haber Avrupa Parlamentosu milletvekili adayı Oz Karahan’a geldi.
Oz Karahan soruşturdu, Goethe Enstitüsü’nü aradı. “Detay veremeyiz ancak Goethe’ye sandık kurulması bazı nedenlerden iptal edildi” cevabını aldı. Emin olunca da açıkladı Karahan bu bilgiyi kamuoyuyla…
Goethe’de oy kullanılacağını 26 Mart’ta açıklayan Niyazi Kızılyürek, Türkiye’nin müdahalesi ile sandık kurulmasının engellendiğini Kıbrıslılardan gizledi…
Gerçeği Oz Karahan öğrendi ve açıkladı!
Şunu sormamız gerekiyor: Bu kadar basit bir olayda bile “Türkiye’yi korumak adına” Kıbrıslılardan bilgi saklayan Niyazi Kızılyürek, 5 senedir Kıbrıs halkından neleri gizledi?
Niyazi 5 senemizi çaldı! Birçok kez gerçeği çarpıtan açıklamalar yaptı, Kıbrıs Cumhuriyeti Yüksek Mahkemesi’nin kararını ve Avrupa Komisyonu’nun açıklamasını bile çarpıttı!
Hepsini yazacağım seçime kadar, çünkü çalınacak 5 senesi kalmadı Kıbrıslıların…
Halka yalan söyleyen, manipülasyon yapan, gerçeği çarpıtan siyasilerin yeri Diyanellos’tur!
(18 Mayıs 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
