Kıbrıslı Türklerin Ankara’ya karşı bağımsızlığı

Aziz Şah – Kıbrıs’ın sömürge tarihinin istisnalarından biri yaşandı. İşgalcinin sahte bir bakanı yetkisiz olduğu için bakanlıktan istifa etti…

Çalışma Bakanı Koral Çağman istifa etti kendi bakanlığının yaptığı yasada sözü geçmediği için!

İlk kez kendi “bakanlığı”nın yaptığı yasaya itiraz ederek istifa eden bir “bakan” görüyoruz…

Hekim Dr. Koral Çağman bir ilk oldu!

Bunda şaşıracak bir şey yok. 2020 Mali Protokolü imzalandıktan sonra 11 Haziran 2020’de “ANKARA KIBRISLILARA SİYASETİ YASAKLADI” başlığı altında yazdım:

“Türkiye’de ne oluyorsa Kıbrıs’ta da o olacak dediler…

Türkiye’de Kürtlerin belediyelerine bir bir kayyum atandı, devletin zoru ile…

Sözde KKTC devletinde ise bütün bakanlıklara kayyum atadılar, Kıbrıslı işbirlikçilerin imzaladığı protokol ile…

2020 protokolü ile zaten sözde olan ve bir işe yaramayan KKTC meclisi tamamen devreden çıkarıldı. Kuzey Kıbrıs’a dair bütün yetkiler imzalanan mali protokol aracılığı ile TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı’nın ve ona bağlı memurların uhdesinde toplandı…

Ankara, Kıbrıslı Türklere siyaset yasağı koydu. Irkçılık budur işte, Kıbrıslıların Kıbrıs’ın kuzeyinde hiçbir kurumda yetkisi yoktur!”

Ağzına “işgal”i alırken bile kem küm edenler, TC Elçisi ile GKK ve KTBK komutanlarından oluşan 3’lü Üst Koordinasyon Kurulu tarafından idare edilen bir askeri rejimde yaşadığımızı inkâr eder!

En üst baremden emekli olup Rum arsasındaki villasında emeklilik yaşamak isteyen işgalcinin solcuları hâlâ normal bir ülkede gibi “meclis”e girip kürsü muhalefeti yapacağı düşü görür uykusunun zifiri karanlığında!

Tatar’ı sahte “başbakan” olarak yatağından kaldırarak alelacele imzalattığı 2020 Mali Protokolü’yle Kıbrıslılara siyaseti yasakladı TC Devleti.

Mali protokolün 17. Madde’sine göre KKTC’nin tüm bakanlıklarına asgari 3 yetkiliden oluşan “Proje Uygulama ve Takip Komisyonları” atandı. Bu madde ile sömürge rejiminin sahte bakanları TC’nin atadığı memurlardan emir alır konuma geldi. Yani her “bakan”a kayyum atandı!

“Stratejik planlama, programlamanın koordinasyonu, uygulamanın izlenmesi, mali işbirliğinin değerlendirilmesi TC Kıbrıs İşleri Koordinatörlüğü uhdesindedir” diyor protokolde…

Yani KKTC yok, sadece TC Kıbrıs İşleri Koordinatörlüğü var: Sömürge idaresi yani!

Protokolde işlerin nasıl yürüyeceği 6 maddede sıralanıyor. Mali İşbirliğine İlişkin Yapı’nın omurgası şöyle:

1.Kıbrıs İşlerinden Sorumlu TC Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay.

2.TC Kıbrıs İşleri Koordinatörlüğü.

3.TC Teknik Heyeti.

4.TC Kalkınma ve Ekonomik İşbirliği Ofisi.

5.KKTC Teknik Heyeti.

6.Uygulama Birimleri.

KKTC Teknik Heyeti’nin önüne yapılacakları koyup “uygulayın” diyorlar!

“Çalışma Bakanı” Koral Çağman bu sebepten istifa etti. Kendi bakanlığında yapılan yasada sözü geçmediği için…

Kıbrıslı “bakan” üstüne atanan Ankaralı “kayyumlar” ile ters düştüğü için istifa etti.

“Protokolün uygulanması TC Cumhurbaşkanı Yardımcılığı uhdesindedir.” (TC-KKTC İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması, Ek 5, madde 11)

Irkçı-sömürgeci sistem tam olarak budur. Yerli halkın kendi ülkesinde yol yamama konusunda bile söz hakkı olmaması!

Irkçılık-sömürgecilik kurumlarla çalışır. Kurumları da Ankara’nın asker-sivil bürokrasisi idare eder.

Mesele Kıbrıslı Türklerin Ankara’ya karşı bağımsızlığıdır!

(26 Haziran 2021 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author